Andante 2007-2009
‘Donizetti Paşa kitabı’ Emre Aracı’nın yıllar önce Cambridge Üniversitesi’nde kaleme aldığı Donizetti Paşa biyografisi nihayet yayımlanabildi, üstelik Türkçe’de ve özenli bir baskıyla. “Fratello Turco”nun ölümünün 150. Yıldönümü olan 2006 yılının son günlerinde raflardaki yerini alan çalışma için İstanbul’dan Bergamo’ya, Napoli’den Viyana’ya dek tüm kütüphaneleri didik didik eden Aracı, kitabının ortaya çıkış öyküsünü ve yazım sürecini Andante’ye anlattı. Andante, Ocak-Şubat 2007, sayı: 26 |
‘Liszt’in öğrencisinin öğrencisiyle bir öğleden sonra’ Geçen sayımızda kapsamlı biçimde tanıttığımız Donizetti Paşa biyografisi, müzik tarihimizin saklı kalmış kişiliklerinden birinin daha ortaya çıkmasına vesile oldu. Kendisinden “centilmen, bir İstanbul beyefendisinin oğlu” diye bahsedilen Della Sudda Bey’in adı, söz konusu kitapta, Franz Liszt’in öğrencisi olarak geçiyordu. Hocasının adını görünce heyecanlanan, Cevad Memduh Altar’ın halen hayatta olan eşi Zeynep Altar, Della Sudda Bey’i anlatmak isteğiyle, kitabın yazarıyla temas kurdu. Bırakalım da hikâyenin gerisini Emre Aracı anlatsın. Andante, Mart-Nisan 2007, sayı: 27 |
‘İskoçya’nın son grand maestrosu yaşama veda etti’ Şubat ayı başında Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile konser vermek üzere gittiğim Ankara’da bir öğlen provadan sonra cep telefonum çaldı. İngiltere’den yakın bir dostum bana çok üzüleceğim bir haberi iletmek için aramıştı. Gian Carlo Menotti’nin Monaco’daki vefat haberini işte böyle öğrendim. 95 yaşındaki dostumun vefatı beni hayli üzmüştü; 10 Şubat’ta Monte Carlo’daki cenazesine de CSO konserlerimden ötürü gidemedim. Andante, Mart-Nisan 2007, sayı: 27 |
‘Donizetti Paşa’yı Donizetti Tiyatrosu’nda anmak ve anlatmak’ “Bugüne kadar Donizetti Paşa hakkında pek çok makale yazdım, onun hayatı üzerine kapsamlı bir kitap kaleme aldım, uluslararası toplantılarda bildiriler sundum ve birbirinden farklı orkestralar ile farklı şehirlerde onun anısına konserler idare ettim. Amacım çoksesli Türk müzik tarihine yön vermiş, katkıda bulunmuş yabancı bir bando müzisyeninin hayat hikâyesinden yola çıkarak esasında din, dil, ırk ve mezhep gibi ayrımcı unsurların ötesine geçerek farklı toplumlar arasında diyaloğun kurulmasına faydalı olmuş bir insanı günümüzde ibret teşkil etmesi açısından daha yakından tanımak ve tanıtmaktı. Dolayısıyla doğmuş olduğu kuzey İtalya’nın Bergamo şehrinde onun anısına meşhur Donizetti Tiyatrosu’nun sahnesinde bir anma konseri vermek üzere geçtiğimiz yıl İtalyanlar’dan gelen özel davet beni çok heyecanlandırdı”. Andante, Şubat-Mart 2008, sayı: 32 |
‘Ainola’da Sibelius’un ruhuna ulaşmak’ “Senelerdir hayâlini kurduğum bir olaydı bu benim için; müziğini, sanatını ruhuma en yakın hissettiğim Finlandiyalı büyük besteci Jean Sibelius’un (1865-1957) Helsinki yakınlarındaki, ulu ağaçlar arasında gömülü, 53 sene ömrünün geçtiği cennet evi Ainola’yı ziyaret etmek. Sibelius’un müziğinin tohumlarını, eserlerindeki o melânkolik coşkuyu Ainola’nın rustik inzivai ortamında bulacağımdan şüphesizdim. Zira geçtiğimiz Temmuz ayında bu hayâlim hakikate dönüştüğünde, yapmış olduğum bu bir tür kişisel hacdan da son derece etkilenmiş olarak geri döndüm”. Andante, Ağustos-Eylül 2008, sayı: 35 |
‘Metin And: Gönlü yüce Türk’ 30 Eylül 2008 tarihinde yaşama veda eden Prof. Dr. Metin And, olağanüstü çalışkanlığı ve üretkenliğiyle Türk kültür tarihi araştırmacılığında bir simge figürdü. Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti’nde çoksesli müzik ve sahne sanatlarının tarihi konusunda yaptığı araştırmalar bugün bu alanda sahip olduğumuz en değerli kaynaklar arasında. Araştırmalarında Metin And’ın çalışmalarından sıkça yararlanan Emre Aracı, son nefesine dek araştırıp üretmiş bu bilge kişiliği, ilginç bir tesadüften yola çıkarak anlatıyor. Andante, Ekim-Kasım 2008, sayı: 36 |
'Wagner, Ludwig, Lohengrin ve Tristan' Müzikolog Emre Aracı büyük bestecilerin izinde, onların ruhlarıyla can kattığı mekânlara yaptığı gezilerini sürdürüyor. Geçen sayımızda, Jean Sibelius'un Ainola'daki evini tanıtan yazarımız bu kez, Almanya'nın kalbindeki bir masal diyarına yaptığı büyülü yolculuk sırasında ziyaret ettiği, Bavyera Kralı II. Ludwig'in Hohenschwangau şatosuyla "kutsal dost"u Richard Wagner için yaptırdığı akıl almaz güzellikteki Neuschwanstein şatosunu anlatıyor. Andante, Ekim-Kasım 2008, sayı: 36 |
‘Bartók’un oğluyla bir saat’
“Serhan Bali meşhur Macar besteci Béla Bartók’un (1881-1945) oğluyla Andante için telefonda bir röpörtaj yapıp yapamayacağımı sorduğunda önce şaka ediyor zannettim. Doğrusunu söylemek gerekirse Bartók’un birinci derece akrabalarından herhangi bir kişinin hayatta olduğunu dahi bilmiyordum. Peter Bartók 84 yaşında ve Amerika’nın Florida eyaletinde yaşıyor; Bartók’un Ditta Pasztory ile yaptığı ikinci evliliğinden olma küçük oğlu. Hayat hikayesi babası gibi acı ve tatlı episodlarla dolu; ömrünün büyük bir kısmını babasının eserlerine kanuni hak talebini mahkemelerde savunarak ve bunun için büyük mücadele vererek geçirmiş. Hukuki anlamda dizginleri eline kısmen aldıktan sonra da onun tamamlanmamış eserlerini kendi kurduğu Bartók Records plak şirketinin çatısı altında yayımlayarak babasının müzik mirasına katkıda bulunmaya gayret etmiş. Ama belki de onun için en kişisel ve özel katkı My father (Babam) adını taşıyan ve babasıyla olan hatıralarını ve ömrünün son bir buçuk senesine ait kronolojik yazışmalarını toparladığı anı kitabı oluşturmakta”. Andante, Aralık 2008-Ocak 2009, sayı: 37 |
‘Haydn, Don Juan ve Greillenstein’ Viyana’da geçtiğimiz Nisan ayının son haftasında “Osmanlı İmparatorluğu ve Avrupa Tiyatrosu Sempozyumu” düzenlendi. Emre Aracı ölümünün 200. yıldönümünde Joseph Haydn ve bestecinin yaşadığı dönemdeki Osmanlı saltanatının tema olarak seçildiği bu önemli bilimsel toplantıya katılıp bir sunum yaptı. Yazarımız, sempozyuma katılan diğer bilim adamlarının sunumlarını tanıtmanın yanısıra, yönettiği özel konser, gezdiği Haydn Evi ve davet edildiği bir şatoda edindiği izlenimleri okurlarıyla paylaşıyor. Andante, Haziran-Temmuz 2009, sayı: 40 |
‘Stancioff’un hatırladığı Maria Callas’ Müzik tarihine damga vurmuş besteci ve yorumcuların yaşamlarına odaklandığı yazılarını sürdüren Emre Aracı bu kez soprano Maria Callas’ın parıltılı hayatının önemli bir bölümüne tanıklık etmiş olan Nadejda Stancioff’la birlikte geçirdiği birkaç saati anlatıyor. Andante, Aralık 2009, sayı: 42 |
Copyright © 2000-2024 EMRE ARACI